Ülkemizin en uzun ırmağı olan, Kızılırmak nehrinin zenginleştirdiği güzel Avanos ilçemizde turunuza devam edeceksiniz. Hititler’den günümüze yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahip olan çömlek sanatının, tepme çömlek tezgahları üzerinde yapılışını izleyebilecek ve bu kadim sanatın sırlarını yerel bir aile atölyesinde öğrenebileceksiniz. Usta – çırak ilişkisi ile yüzyıllardan beri babadan oğula geçen bu sanat bölge ekonomimizin vazgeçilmezlerinden biridir. Bu sanatsal gezinin ardından, Avanos’ta yerel bir restoranda öğle yemeği molanız olacak.
Bölgemizin en önemli yerlerinden biri sayabileceğimiz, Unesco Dünya Mirası Listesinde olan Göreme Açıkhava Müzesi hiç kuşkusuz Kapadokya gezisinin olmazsa olmazları arasındadır. İlk Hristiyanlık yerleşimleri, şaraphaneler ve yaşam alanlarını ziyaret etmenin yanı sıra, yöremizin en güzel hrıstiyanlık sanatı örneklerini görebileceğiniz bu eşsiz yerde, rehberinizden Kapadokya ve Hrsitiyanlık tarihi ile ilgili bilgiler alacaksınız. Aziz Basil Şapel’i, Elmalı Kilise, Barbara Şapel’i ve Yılanlı Kiliseyi gezerken 1000 yıllık kilise resimlerini görebileceksiniz.
Bu tarihi gezinin hemen sonrasında ise Göreme Kasabasını çevreleyen vadi ve peri bacalarının büyüleyici manzarasını görebileceğiniz en güzel duraklardan biri olan Esentepe Panorama noktasına devam edeceksiniz. Havanın açık olduğu zamanlarda, Kayseri ilimizde bulunan ve sönmüş bir yanardağ olan Erciyes Dağı’nın manzarası da bu noktaya ayrı bir güzellik katıyor.
Turunuzu bitirmeden hemen önce son olarak, bölgemizin en yüksek peri bacalarından biri olarak kabul edilen ve eski dönemlerde bir kale ve savunma noktası olarak kullanılan Uçhisar Kalesi Manzara noktasında duracak, yöremizde insan eliyle kazılarak yapılmış en devasa kaya kütlelerinden birini göreceksiniz.